2
1

2
1


2
ÇOCUK PSİKOLOJİSİ SORUNLARI
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1


2
1

2
GENÇLİK PSİKOLOJİSİ SORUNLARI
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1


2
1

2

BEYOĞLU BELEDİYESİ İLE BİRLİKTE GERÇEKLEŞTİRDİĞİMİZ MUTLU AİLELER MUTLU ÇOCUKLAR SEMİNERLERİMİZİ TAMAMLADIK.
1

2
1

 

.: Köşe Yazıları :.


Hiperaktif Çocuklar Cinselliği Erken Merak Ediyor

Hiperaktif çocukların kendilerine has özellikleri olan zeki ve meraklı olmak onların daha erken yaşta soru sormalarını getirir. Meraklı oluşları öğrenme konusunda onları tetiklemektedir. Bir başka kendilerine has özellikleri de hayal güçlerinin geniş ve zengin olmasıdır. Bu özellikleri de cinsellik konusunda daha erken düşünmelerini, kafa yormalarının ve hayal etmelerini getirmektedir. Bu araştırıcılık zekâsı, hayal gücü ve merak dürtüsü birleştiğinde soru soran bir kişilik ortaya çıkar. Her cevap aldıklarında annesini yeni bir soruyla karşılayan çocuklar. Bazen anneleri bu soruları nereden buluyorlar nasıl akıl ediyorlar diye şaşırırlar. Bezende bu soruların sonu gelmez. Her sorudan sonra söylenilen cevap için niye veya nasıl oluyor diye sorarlar. Beyinlerinde bir soru ortaya çıktığında daha onun cevabı alınmadan ikinci ve üçüncü ve bir diğer sorular oluşmaya başlamaktadır. Zaman zaman anneleri artık sorma diyerek konuyu durdururlar. Bezende bunun cevabı yok derler yada bu çocuk bu kadar çok ve çeşitli soruyu ardı ardına nasıl hızlı sıralayabiliyor diye merak ederler. Hatta bazen onların sordukları soruları hiç düşünmediklerini fark ederler. Yada çoğunlukla bu soruların cevaplarının kendileri tarafından da bilinmediğini söylerler. Bu durum onları rahatsızda etmektedir. Hem çocuklarının gözünde ben bu sorunun cevabını bilmiyorum demek istemezler. Ama soruların arkası kesilmez ve gittikçede zorlaşır. Böyle durumlarda anne, ben bu soruyu hiç düşünmedim, bilmiyorum demek istemediği için; yeter artık soru sormak yok gibi cevaplarla çocuğunun soru bombardımanını durdurmak ister. Böyle durumlarda da çocuğunun öğrenme merakını engellediği için üzülür, vicdan azabı çeker. Bu durum genel sorular içinde bu şekilde olur. Ama cinsel konular çok daha ilgi çekicidir. Çünkü anne veya baba cinsellik konusundaki soruları cevaplarken bunlar çocuğun zekâsını geliştirecek, onu bu konuda bilgilendirmek öğrenme güdüsünü motive edecek. Ama anne veya baba ben bu konuda çocuğumun tüm sorularına cevap vermeliyim diye düşünme paniğinde değildir. Ayrıca çocuk çok basit bir cinsellik içeren soru sorduğunda aile bireyleri ona cevap verirken kızarır bozarır yada soruyu erteleme çabasına girerlerse çocuk bu konuda bir özel durum olduğunu algılar. Onda zaten var olan merak duygusu fazlasıyla tetiklenmiş olur. Bu defa sorularının yanı sıra gözlemeye başlar. Gözlediklerini hayal gücüyle birleştirir. Bazen olmayacak sonuçlara bile ulaşabilir. Bu defa ailesinin hareketlerini gözler. İçinde cinsellik geçen filmleri, TV, programlarını izlemek için ısrar eder. Bu ısrarı o kadar artabilir ki aile bu defa bu tür her şeyi ona yasaklar. Kendide seyretmez kısıtlar. Böylece çocuğunu kötü şeylerden koruyacağını düşünür. Fakat tam tersi, bütün bu tutumlar çocuğun merakını daha da körüklemektedir.
Çocuğu korumak uğruna kendi yaşantılarını kısıtlamak durumunda kalan pek çok çifti biliyorum. Bazen çocuk izlemesin diye içinde çok doğal bir öpüşme sahnesi var diye güzel bir filmi izlemekten kaçınmaya başlarlar. Hatta bu titiz ve koruyucu tutumu öyle abartarak uygularlar ki, çocuk görecek veya duyacak diye kendi cinsel ilişkilerini azaltırlar. Bu onlar ve çocuk için bir mutsuzluk durumudur. Bu kadar meraklı olduğu için içlerinden çocuklarına kızarlar. Bir yandan da çocuklarına kızdıkları için kendilerini suçlarlar. Zaman zamanda bir kısır döngünün içine girerler. Hatta bu cinsel perhiz kendilerini de sıkıntıya sokar. İyi bir iş yapıyoruz mantığıyla aile ilişkilerini de sağlıksız bir yola sokabilirler.
Özellikle şöyle bir temsili örnek verebiliriz. Hareketli çocuk aynı yaşıtı çocuktan bazen 3 bazen 13 soru fazla sorabilir. O gün çok yorgunsanız veya bu konuları konuşacak havanızda değilseniz yada cevapları bilmiyorsanız, ne kadarını söylemenin doğru olduğu düşünüyorsanız, bu sorumluluğu bir başkasıyla paylaşmak istiyorsanız; örneğin baba veya anne çocuk psikologu gibi çok açık ve rahatlıkla çocuğunuza bu konuyu yarın veya öğleden sonra uzun uzun konuşalım diyebilirsiniz. Bu süre içerisinde konuyu eşinizle veya bir çocuk psikologu ile paylaşabilirsiniz. Ama çocuğunuza söyleyeceğiniz erteleme süresi uzun olmamalıdır. Örneğin hafta sonu gibi uzun sürecek bekleme zamanları hem kızdırır hem de daha fazla merak duymalarını sağlayacaktır.
Çocuğunuza cinselliği anlatırken ve onun sorularına cevap verirken rahat olun. Çok doğal, çok güzel, çok keyifli bir konudan bahsettiğinizi düşünün. Özellikle çocuğunuz hareketli ise bu gruptaki çocukların hayal güçleri çok zengin ve geniş olabileceği için ona cinselliğin ona cinselliğin duygusal kısmını da anlatın. Cinselliği, doğumu bir hikâye bir öykü biçiminde anlatın. Cinselliği anlatırken eşinizle nerde, nasıl tanıştığınızdan ve birbirinizle olan flörtlerinizden bahsedebilirsiniz. Cinselliği sormak ayıp değil. Soru sormak çocuğun zekâsını geliştirecektir. Cinsel soruları cevaplarken çizimler, resimler kullanabilirsiniz. Hayvanlardan örnekler anlatabilirsiniz.

Köşe yazıları












 
Nisan 2024
  Pzt     Sal     Çrş     Prş     Cum     Cts     Pzr  
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


YETİŞKİN PSİKOLOJİSİ SORUNLARI





































İŞ YAŞAMI PSİKOLOJİSİ SORUNLARI








CİNSELLİK




















 
 

Sitedeki tüm yazılar Uzman Psikolog Alanur Özalp'e aittir. Tüm hakları saklıdır. İzin almadan kullanılamaz.